Nefessiz Yaşam
Çoğu kişi nefes alırken ciğer kapasitesinin yalnızca küçük bir kısmını kullanır. Yüzeysel, göğüs kafesini neredeyse hareket ettirmeden nefes alırlar. Sırtları kambur, omuz ve boyunları ağrılıdır. Oksijensizlikten zihinleri yavaşlar. Bu kişiler kolaylıkla yorulur ve bunun nedenini bilmezler. Genelde sorun, diyaframı doğru kullanmamaktan kaynaklanır. Nefes, sadece göğüs kafesinin üst kısmına sıkışmıştır.
Nefesin Üç Bölümü
Temel olarak üç çeşit nefes vardır. Köprücük kemiği nefesi en yüzeysel ve verimsiz olanıdır. Az miktarda oksijen için çok miktarda enerji harcanır. Bu nefes sırasında karın içeriye çekilirken, omuzlar yukarı kalkar ve boyun kısalır. Göğüs kafesi nefesi; göğüs kafesinin yanlara ve ileri genişlemesi ve yukarı kaldırılmasıyla alınır. Bu da en verimli nefes değildir. Karın nefesi veya diyafram nefesi ise en verimlisidir; çünkü ciğerlerin en derin ve geniş kısmına hava getirir, daha derin, daha yavaş ve daha rahattır. Bu nefesi tanımak için rahat bir şekilde sırt üstü uzanın ve bir elinizi diyaframınızın üstüne, yani karınla göğüs kafesinin kesişimine koyun. Elinizin yukarı aşağı oynadığını hissedebilirsiniz. Vücudun rahatken kendiliğinden aldığı nefes, en verimli nefes olan diyafram nefesidir.
Tam Yogik Nefes
Aslında en verimli, en tam nefes, bunların hiçbiri değildir. Bu üç nefesin birleşimi, Tam Yogik Nefes’i oluşturur. Bu nefesi tecrübe etmek için dik oturun, bir eli karna, diğerini göğüs kafesine koyun. Önce nefesin hepsini verin. Alırken önce karnı şişirin, ardından göğüs kafesini, ardından en üst kısmını. Verirken de aynı sırayla, aşağıdan yukarıya doğru verin. Bu, en iyi nefestir.
Prana & Pranayama
Prana, yaşam enerjisi demektir. Ayama yönlendirmek anlamına gelir. Pranayama, nefesi kullanarak bu enerjiyi kontrol etmek, bu enerjiyi kontrol ederek zihni kontrol etmektir. Prana’nın en somut dışa vurumu nefestir. Bu hareket, vücudun diğer enerjilerini harekete geçirir. Pranayama yöntemleri ile nefesi kontrol ederek başlarız. Bu bize, zamanla, Prana’nın kontrolünü verir. Prana’nın kontrolü, zamanla, tüm vücudun kontrolünü getirir. Bunu yapabildiğimizde vücuttaki hastalıkların köklerini yok edebiliriz. Şifanın sırrı buradadır. Normal nefeslerle az miktarda Prana elde ederiz. Bilinçli ve odaklı nefeslerle daha fazla Prana depolayabiliriz. Bol miktarda Prana’sı olan biri, canlılık ve güç yayar. Bu, onunla iletişime geçen herkes tarafından anlaşılabilir.